11 Aralık 2017 Pazartesi

Hiçbir şey. Sıfır. Hiç.


"Zaten bütün bunların ne anlamı var ki? Hiçbir şey. Sıfır. Hiç. Hiçbir anlamı yok, yine de bu dünyada amaçsız yaşayan aptalların sayısı çok fazla. Ben öyle değilim. Benim bir vizyonum var. Seni, arkadaşlarını, iş arkadaşlarını, gazetelerini, televizyonunu tartışıyorum. Herkes bilip bilmediği her konuda konuşmaktan memnun. Yanlış bilgiler dolanıyor. Ahlak, bilim, din, politika, spor, aşk. Cüzdanın, çocukların, sağlık, İsa hakkında. Eğer yaşamak için günde dokuz öğün meyve ve sebze yemem gerekiyorsa yaşamak istemiyorum. Lanet olası meyve ve sebzelerden nefret ederim. Omega-3'ler, koşu bandı, kardiyogram mamografi, leğen kemiği somografisi... ve Tanrım, kolonoskopi. Bütün bunlarla beraber seni, senin için neyin uygun olduğunu söyleyen ve sana hayatı tanımlayan yeni nesil aptalların olduğu bir kutuya koyduklarında gün yine doğar. Babam sabahları okuduğu gazete haberleri yüzünden depresyona girip intihar etti. Peki onu suçlayabilir misiniz? Korku, yolsuzluk, cahillik, parasızlık, soykırım, AIDS, küresel ısınma, terörizm, silahlı aptallar, politikacılar. Kurtz, Karanlığın Kalbi romanında "korku" demişti. "Korku." Kurtz oraya bir gazete dağıtımı yapılmadığı için şanslıydı, o zaman görürdü korkuyu. Ne yapabilirsin ki? Darfur'daki bir katliamı veya bir okul servisinin patladığını okuduktan sonra, "Tanrım, korkunç!" deyip de sonra sayfayı çevirip yumurtanı yer, çayını mı yudumlarsın? Yani ne yapabilirsin? Bu kahredici bir şey."

-Woody Allen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Asfalt

Bilmem kaç sene oldu  Zaman geldi geçti  Beraber çokça geçtiğimiz o toprak yola  Asfalt bile döküldü  Kim bilir bu yeni yolda kaç kuş öldü ...